OLYMPİA ZEUS TAPINAĞI ve HEYKELTRAŞLIK ESERLERİ

   
     Olimpia Zeus Tapınağı (İ.Ö. 456), günümüzde Yunanistan’ın güneyinde, Mora yarımadasının batısında yer alır. Bu tapınakta oturan Hera kült heykeli ve ayakta duran Zeus heykeli olduğu söylenmektedir. Pausanias’ın söylediğine göre Hybon tarafından yapılmıştır. Pausanias sadece mimarın kim olduğunu söylemekle kalmaz günümüze ulaşmamış olan kimi heykeltıraşlık eserleri de tarif eder. Örneğin bugün göremediğimiz halde zafer tanrıçası olan Nike’nin bir heykeli de tapınağın heykeltıraşlık eserleri arasındaymış. Bizim açımızdan önemli olan tapınağın alınlık eserleri ve metop bezemeleri önem taşır.
     Tapınağın her iki alınlığı ve metopları da mitolojik sahne ve figürlerle bezenmiştir. Batı Alınlığı’nda Lapith-Kentaur mücadelesi ve Doğu Alınlığı’nda Pelops Oinomaos araba yarışı anlatılır. Metoplara baktığımızda ise 12 metop üzerinde Herakles in 12 işi tasvir edilmiştir.




ZEUS HEYKELİ

     Tapınağın en önemli özelliklerinden biri olan bu heykel, Atina’lı ünlü heykeltraş Pheidias tarafından altın ve fildişinden yapılmıştır. Devasa boyuttadır. Tapınak İ.Ö. 456 yılında Pausanias’ın söylediğine göre Hybon tarafından yapılmış. Öncesinde açık havada tapınım gören Zeus, bu tarihte kendi evine kavuşmuş olur.
Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan Olympia’daki Zeus Heykeli, harikalar arasından kıta Yunanistan’da yer alan tek örnektir.






DOĞU ALINLIK

    Yerleşim yerleri ile ilgili bazı heykeller için tam olarak kesin bir bilgi bulunmaktadır. Ancak mitolojik öykü bilindiğinden, Doğu alınlığında, genel kabul görmüş haliyle Zeus merkezde olmak üzere, Oinomaos ile alınlığın baş kahramanı Pelops arasındaki yarışma öncesi durum, durağan bir kompozisyon ile Paros mermerinden yapılmıştır. Mitolojiye göre, Oinomaos, Ares ile Harpinna’nın oğlu, Elis’te, Pisa kralıdır. Ares’in hediyesi olan yenilmez atları sayesinde, kızı Hippodameia’yı isteyenlere, kendisiyle araba yarışı yapmalarını teklif ediyor ve bu yarışların tamamını kazanıyordu. Ancak Doğu Alınlıkta bu defa yenilmez olan atlarının yarışı kaybetmesi için kızına talip olan Peplos’un, Oinomaos'un arabacısı olan Myrtilos’a rüşvet vererek, Oinomaos’un arabasının axını balmumundan yapması veya dingillerinden birini yerinden çıkarması sonucu yarışı Pelops’un hile ile kazanması betimlenmiştir.







BATI ALINLIK

     Batı alınlıkta ise yine genel kabul görmüş haliyle merkezinde Apollon olmak üzere, Apollon’un sağında ve solunda oldukça hareketli bir kompozisyon olan Thessalia’lı Lapith’ler ve onların düğününde gelin ile kadınları kaçırmaya çalışan sarhoş Kentauromakhia’ların kavgaları oldukça hareketli bir tasvir ile anlatılmaktadır. Aslında düğüne davetli olan çıplak olarak tasvir edilen Kentauromakhia’ların sarhoş olduktan sonra kaybettikleri bu mücadeledeki vahşi durumları anlatılmaktadır.

     Alınlıklara baktığımızda genel olarak ortadaki figürün köşelere doğru uzanan ve alınlığın diğer bol alanlarını doldurmak üzere yapılan heykellerden daha hacimli olduğunu görüyoruz. Bu durum hem doğu hem batı alınlığında karşımıza çıkmaktadır.

     Olympia Zeus Tapınağı alınlıkları genel anlamda belli bir hikaye ve belli bir mesaj taşımaktadır. Heykellerdeki bu konu bütünlüğünü sanatçı, kimi zaman bir kentauromakhia’nın yüzünde kimi zaman da bir Lapith’in durağan yüz ifadesine saklamıştır. Aynı şekilde tedirgin bekleyişler veya ısırılmalarına rağmen acı hissetmeyen yüz ifadelerinde verilmek istenen mesaj en doğru şekilde direct olarak verilmiştir.







METOPLAR

     Metop-triglif dizininin çoğu zarar görmüş olsa bile Cella’nın doğusunda ve batısında, metoplarda, Herakles’in başardığı 12 görev işlendiği sahnelerin işlendiği görülmektedir.
     Metoplara baktığımızda ise hikâyelerin tam bir kare içine sığdırılmış halde ustaca yerleştirildiğini görüyoruz. Erken Klasik Çağı bu örneği özellikle Peplosların işlemelerinde Arkaik Çağ’a oranla daha belirgin kıvrımlara sahip olarak işlendiğini görüyoruz.

Sonuç olarak Olympia Zeus Tapınağı alınlıklarının tasarlanması ve sunumu, gelecek dönemlerdeki heykel gelişimi için çok önemli bir örnek teşkil etmiştir. Dolayısıyla yapımından önceki dönemin etkilerini taşıdığı gibi yapımından sonraki dönemlere de verdiği ilham düşünüldüğünde, alınlıkların kuşkusuz eşsiz bir gelişim çizgisine sahip olduğu unutulmamalıdır. Bu vesile ile eser kuşkusuz harika bir sanat eseri olmuştur.                                                           

Yorumlar

Popüler Yayınlar