ÖN ASYA’DA DAMGA VE MÜHÜRLER


     Mühür; kişisel veya kurumları simgeleyen araçtır. Elde yapıldığı için tıpkı imza gibidir.
Mühür ilk olarak kişisel mülkiyetin simgesi olarak kullanılmıştır. Sonrasında yazının icadı ile birlikte haberleşme ve karşılıklı sözleşmelerde kullanılmaya başlanmıştır.
Ön Asya’da mühür ilk olarak Neolitik Dönem’de ortaya çıkmıştır.
Neolitik öncesinde avcı-toplayıcı olduğu için muhtemelen kullanımına gerek duyulmamıştır.

Özel eşyalar olduğu için, zengin kesim mühürlerini değerli taşlardan yapmışlardır. Alt sınıflar ise kilden yapılmış mühürleri kullanmıştır.
Pişmiş toprak dışında kemik, boynuz, fildişi, mermer, kireçtaşı, kalkedon, akik taşı, serpentin, hematit, karnelyon, orgonit, dolomit, steatit, lapis lazuli, kuvars, kumtaşı ve azda olsa obsidyen mühürler vardır. Yarı sert ve sert taşlardan yapılırdı. Bunun dışında bakır, gümüş, altın gibi madenlerden yapılmış mühürler de vardır.

     Bulla; eski dönemlerde gönderilen malzemenin içine konulduğu kapağa veya örtüye sarılmış ipin düğümüne tutturulmuş kil, balmumu ya da geç dönemde kurşun gibi ısıtılınca yumuşayan, soğuyunca sertleşen maddeden yapılmış mühür baskılı etiketlemeye verilen isimdir.

      Mühürlerin kullanım biçimleri;
 Damga mühürler
 Silindir mühürler
 Komposit mühürler olarak sıralanabilir.

     Ön Asya’da ilk görülen mühür tipi damga mühürdür.(İlk damga mühürler Çatalhöyük’ten ele geçmiştir.)
Mühürlerin baskı yüzeyleri yuvarlak, oval, kare gibi şekillerde olabiliyordu. Damga mühürlerin yüzeyleri küçük olduğundan daha soyut, geometrik motifler kullanılıyordu. Yazının kullanılmaya başlanmasından sonra çok tasvirli silindir mühürler ortaya çıkmıştır ve Mezopotamya’da kullanılmaya başlanmıştır. Komposit mühürler yaygın olarak M.Ö. 3 ve 2. binde kullanılmıştır.

Damga Mühür/Pintadera; İtalyanca pintado, beneklemek demektir. Pintedera aynı zamanda “boya damgası” anlamına gelir. Bu yönüyle birçok eşya hatta duvar bezemesi için kullanılmıştır. Neolitik’te baskı yüzlerinde kazıma motifleri olan damgaların mühür mü yoksa motif damgası (pintedera) mı olduğu tartışma konusudur. Baskıları ele geçmemiş olmasına rağmen birçok bilim insanı damgaları mühür olarak kabul etmektedir.

Damga; Neolitik dönemde ilk olarak taştan yapılmış şekilde ortaya çıkmışlardır. (Ras Shamra PPN (M.Ö. 8. Bin yıl)). Çatalhöyük’te benzeri bulunan obje M.Ö. 6900-6800’lere tarihlenmektedir. Neolitik Dönem’de Damgalar;
Amulet olarak, sahip olunan kişisel eşya olarak, ekmek ya da sepetleri damgalamak için, çömlekçi işareti basmada, deri gibi objeleri baskı yoluyla bezemede aynı zamanda ticari malları saymak ve kaydetmek amacıyla kullanılmışlardır.

      Erken Tunç Çağı I’ de damga mühürlerin motifler açısından daha zenginleşmiştir. Aynı zamanda Ön Asya dışında da benzerlik göstermektedir. Avrupa ve Girit’te Anadolu mühürlerinin motif ve biçimlerindeki aşırı benzerlik bizlere Anadolu’nun bu bölgeleri etkilemiş olduğunu gösterir.
     Mühürler esasında süregelen bir gelişim ve değişim gösterirler. Erken Tunç Çağı I’e göre ETÇ II ve ETÇ III’de farklı mühür tipleri ve motifleri görülür. Esasında Anadolu Erken Tunç Çağı I mühürleri bizlere Kalkolitik Çağ mühürlerinin gelişimini gösterir.


Yorumlar

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar